RUH SANCISI
Demirden daha soğuk, sıkı ve acımasız bir yumruk dövmekte ruhumu
Cehennem ateşinden bir örsün üzerinde, zalim, umursamaz bir şeytan
Damar damar kemirmekte yüreğimin tüm duvarlarını ve işkenceden beter uykumu
Nefes nefes süzülmekte ciğerlerimden içeriye, göğüs kafesimde zaferini kutlayan bir yılan
Gözlerimde umutsuz oluk, karanlık ve acılardan dikilmiş bir perde
Baktığım ve gördüğüm şeyler farklı, ki hepsi görmek istediklerimin peşinde
Zihnimin her boğumu ziftle kaplı, herhangi bir yol yok, bataklık ve balçık
Ki bu bataklık beni eritmekte, düşündükçe içine çekmekte, bu hüzün ne büyük alçaklık
Binlerce raf dizili ardı ardına kirpiklerimin ucunda, yer yer boş yer yer dağınık
Binlerce kitap kopuk sayfalardan, akmış mürekkeplerden, paramparça ciltlerden hayaller
Ellerimi hissetmiyorum, kırık dökük onlarca kemik, neresinden tutabilirim, yakalanmaz hayaletler
Sırat köprüsünden daha keskin iki ucu ve günahlarımdan daha ağır ruhuma saplanan bu bıçak
